Bu Blogda Ara
17 Eylül 2009 Perşembe
YASAK AĞAÇ
-Cinsel Güdülerin/Dürtülerin Açığa Çıkması-
Araf 19- Ve ey Adem, sen ve eşin cennete yerleş. İkiniz dilediğiniz yerden yiyin; ama şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz.
Adem ve Eşi cennetteki tüm nimetlerden faydalanma özgürlüğüne sahipti. Sadece bir nimet hariç. O nimetten faydalanmaları Allah tarafından yasaklanmıştı. Acaba bu yasak ağacın özelliği neydi? Ondan yiyince ne olacaktı ki Allah bu ağaçtan faydalanmalarını yasaklamıştı? O ağaçtan yendiği içindir ki dünya serüveni başladı. Bu ağacın özelliği neydi acaba? Ağaç deniliyor ama burada ağaç=şecere bir sembol, bir simge olmalı.
Araf 20- Şeytan, kendilerinden 'örtülüp gizlenen çirkin yerlerini' açığa çıkarmak için onlara vesvese verdi ve dedi ki: "Rabbinizin size bu ağacı yasaklaması, yalnızca, sizin iki melek olmamanız veya ebedi yaşayanlardan kılınmamanız içindir."
Araf 21- Ve: "Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.
Ayetten anlaşılıyor ki bu ağaçtan yedikleri an Adem ve Havva cinsel organlarının farkına varacaklardı. Daha önce bu organlarının farkında değiller miydi? Farkındaydılar ama bu organlarının üreme konusunda işlevlerinin olduğunu bilmiyorlardı.
Adem ve Eşi bu ağaçtan yediğinde neler olacağını Şeytan biliyordu. Onların cinsellik güdüsü kazanacağını ve sonrasında böylece çoğalacaklarını biliyordu. Ademoğullarının böylece oluşacağını ve dünya serüveninin de bundan dolayı başlayacağını biliyordu. Dünya hayatını başlatabilmek için Ademe ve Eşine bu ağacın meyvesini tattırmak gerekiyordu. Ve Adem ve Eşi o meyveyi tattılar. (İblis sanki görevli gibi çalışıyor)
Araf 22- Böylece onları aldatarak düşürdü. Ağacı tattıkları anda ise, ayıp yerleri kendilerine beliriverdi ve üzerlerini cennet yapraklarından örtmeye başladılar. (O zaman) Rableri kendilerine seslendi: "Ben sizi bu ağaçtan menetmemiş miydim? Ve şeytanın sizin gerçekten apaçık bir düşmanınız olduğunu söylememiş miydim?"
O meyveyi tattıkları an cinsel organlarının bir işlevinin daha farkına vardılar. Cinsel dürtüleri açığa çıktı. Cennette güzel güzel yaşarken, her türlü nimetten sınırsızca faydalanırken, sonsuz olabilmek adına, melekleşebilmek gayesiyle şeytana uydular. Sonsuz olabilmek adına bunu yaptılar ama sınırlı, sonlu dünya hayatını elde ettiler sadece.
Araf 23- Dediler ki: "Rabbimiz, biz nefislerimize zulmettik, eğer bizi bağışlamazsan ve esirgemezsen, gerçekten hüsrana uğrayanlardan olacağız."
Araf 24- (Allah) Dedi ki: "Kiminiz kiminize düşman olarak inin. Yeryüzünde belli bir vakte kadar sizin için bir yerleşim ve meta (geçim) vardır."
Araf 25- Dedi ki: "Orda yaşayacak, orda ölecek ve oradan çıkarılacaksınız."
Böylece kurgu tamamlandı ve insanın yeryüzü hayatı başlamış oldu. Yasak ağaç(=şecere) yasağı çiğnendiği için insanın soy ağacı (şeceresi) oluştu. Soy ağacımızı (şeceremizi) oluşturmak yasaklanmıştı. Adem ve Eşi bu yasağı çiğnedi. Bu yüzden pişman oldular, Tevbe ettiler ama artık iş işten geçmişti. Belli bir vakte kadar yeryüzüne indirildiler. Allah şeytanı insanın ezeli düşmanı olarak belirledi ve atadı. İnsanoğlunun dünyada imtihan edilme etabına böylece geçildi.
Araf 26- Ey Ademoğulları, Biz sizin çirkin yerlerinizi örtecek bir elbise ve size 'süs kazandıracak bir giyim' indirdik (var ettik). Takva ile kuşanıp-donanmak ise, bu daha hayırlıdır. Bu, Allah'ın ayetlerindendir. Umulur ki öğüt alıp-düşünürler.
Cinsel dürtülerimizi takva elbisesi ile örtmemiz bize Rabbimizin tavsiyesidir.
Araf 27- Ey Ademoğulları, şeytan, anne ve babanızın çirkin yerlerini kendilerine göstermek için, elbiselerini sıyırtarak, onları cennetten çıkardığı gibi sakın sizi de bir belaya uğratmasın. Çünkü o ve taraftarları, (kendilerini göremeyeceğiniz yerden) sizleri görmektedir. Biz gerçekten şeytanları, inanmayacakların dostları kıldık.
Bu ayetten açıkça anlıyoruz ki; Adem ve Havva yasak ağaçtan yediklerinde cinsel dürtüleri meydana çıktı. “Elbiselerini sıyırtarak” denilerek bu açıklanıyor. Adem ve Havva cennetten bu yüzden çıkarıldılar. Şeytan nasıl ki onları cinsellik olgusunu kullanarak cennetten çıkardıysa bizi de cinsellik olgusunu kullanarak belaya uğratmak istiyor.
Bir önemli nokta da şu; Ayette şeytan denmiyor şeytanlar deniliyor. Şeytanların taraftarlarından bahsediliyor. Bizlere göremeyeceğimiz yerlerden yaklaşacakları söyleniyor. İnanmayacakların şeytanların dostları olduğu ilan ediliyor. Bu son kısım da üzerinde düşünülmeye değer.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder