BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
"Eş şemsu vel kameru bi husban."
"güneş ve ay bir hesap üzerindedir"
"Ven necmu veş şeceru yescudan."
"yıldız ve yıldızlar topluluğu (kainattaki tüm gezegenler) secde ederler.
"Ves semae rafeaha ve vedaal mizan."
"(Rahman) kainatı genişletti ve (kainata ve içindekilere) denge koydu.
RAHMAN SURESİ – 5-6-7
Allahu Teala kainatta birbirine destek ve denge olmayan, yörüngeleri ve yolları ayrı olsada birbirine ile disiplinli bir ordu gibi bağlı olmayan hiçbir unsur yaratmamıştır.
İşte Ay da Dünyamızın yardımcısı ve Dünya üzerindeki canlı varlıkların hayat dengesini sağlayan birçok görevin, Allahu Teala tarafından vahyini alan ve sonradan dünyanın yörüngesine getirilip yerleştirilen bir gezegendir.
İlk Adem Dünyaya inmeden evvel dünyamız çok hızlı dönmekte idi. Ve Ay Dünyamızın uydusu değildi. Ayın yakınımıza getirilip uydumuz pozisyonuna konulmasından sonra Ay, adeta Dünyamızın, belli süratte kendi etrafında dönmesini sağlayan fren balatası gibi Yastık etkisi altına alıp Dünyanın bir gününü 24 saatte sabit tutmayla görevlendirilmiştir. Bu konuyu dünyamızın yaşı ile Ayın yaşının kıyaslamasının sonucu görebiliriz. Dünyamız bilim adamlarına göre ortalama 4.5 milyar yaşında olmasına rağmen, Aydan getirilen bir taşın yaşının 7.5 milyar yaşında olduğu tesbit edilmiştir. Bu taş Aya düşen göktaşlarından biri değil bizzat Aya ait bir taş olduğu yine bilim adamları tarafında açıklanmaktadır. Ayın diğer gezegenlerden ayrı olan bir özelliğide, Ayın merkezinde bir mağma tabakasının olmayışıdır. Rahman suresinde geçen "güneş ve ay bir hesap üzerindedir." Ayetinde geçen HUSBAN kelimesi aynı zamanda "YASTIK" anlamındadır. Yani dünya ile Ay arasındaki denge unsuru olan mesafe ve bu mesafede, Dünya ile Ayın birbirine dayanma (yastık) etkisidir. Bu etki Dünyanın kendi etrafındaki bir turunu 24 saatte sabit tutmaktadır. Dünya ile Ay arasındaki yastık yani HUSBAN iki gezegenin boşlukta bir arada tutunup beraber hareket etmesidir. Nitekim Dünyaya göre Ayın bir günü 29.5 gün olmasına rağmen Ay ile Dünyanın, Güneş etrafındaki bir turu 365 gündür. Ancak Güneş sistemimiz son yüzyılda her gün NAKUR a hızla yaklaştığı ( NAKUR; Müddessir suresinin 8.ayetinde geçen galaksimizin merkezinde bulunan ve 2012 yılında en yakın noktasından geçeceğimiz kara deliktir.) için Ay da Dünyadan, bilim adamlarının ölçümlerine göre yılda 2 ile 3.5 cm uzaklaştığını tespit etmiştir. Ayın, Nakurun etkisi ile Dünyadan uzaklaşmasından dolayı, Ayın dünyaya yapmış olduğu Fren yani Yastık (husban) etkisi azaldığı için dünyanın kendi etrafında bir turu 24 saatin altına düştüğü gözlenmektedir. Ayın dünyamız üzerindeki görevi sadece zamanı bilmekle sınırlı olmayıp, bilindiği üzere med- cezirin oluşmasından, ağaçların çiçek tomurcuklarının açılmasından dünya ile ay arasındaki baskının, atmosferin yedi katmanının düzenli bir şekilde dengede tutulmasından, insandaki kan basıncına olan etkisine kadar birçok görev üstlenmiştir. Bu görevlerin tamamı Rahman suresi 7. ayette geçen ve İlahi vahiy olan dengenin sonucunda oluşmaktadır.
BİR ALINTI HABER
Ay'la aramızda mesafe büyüyor
Giderek daha küçük görülecek olan Ay, bir gün bir yıldız kadar, daha sonraları ise hiç görülmeyecek. Bu süreç yüzbinlerce yıl alsa da, bir gün Dünya'nın uydusu olmaktan çıkacağı artık kesin olarak biliniyor.
Şu sıralar Dünya ile Ay arasındaki mesafe 384 bin 403 kilometre. Ancak, 1969'dan beri yapılan ölçünler, Ay'ın her yıl 3.8 santimetre
uzaklaştığını ortaya koyuyor.
Apollo misyonuyla Ay'a giden ve 21 Temmuz 1969'da Ay'ın yüzeyine 100 aynadan oluşan bir panel bırakan ünlü astronotlar Buzz Aldrin ve Neil Armstrong, Ay'la Dünya arasındaki mesafenin kesin olarak ölçülmesini sağladılar.
Teksas'ta bulunan Mc Donald Gözlemevi'nden, her gün, aynı saatte, dakikasını aksatmadan, Ay'ın yüzeyindeki bu aynalı panele bir lazer ışını gönderiliyor. Panelin aynaları tarafından yeniden Dünya'ya yansıtılan lazer ışını, gözlemevindeki teleskop ve hassas ölçüm aletleri tarafından yakalanıp, Dünya ile Ay arasındaki mesafe ölçülüyor. 40 yıldan beri, her gün, aynı saatte yapılan ölçüm, Ay'ın Dünya'dan yavaş yavaş ama hiç durmadan uzaklaştığını ortaya koyuyor.
NASA, şimdi de New Mexico Çölü'nde yeni bir gözlemevi kurup, bu ölçümü daha da hassas biçimde yapmak için harekete geçti. Apache adı verilen gözlemevine dev bir teleskop kuruldu. Ay'ın Dünya'dan uzaklaşma hızı, buradan da sıkı biçimde takip edilecek. hurriyet.com.tr
Ayın neden tek yüzeyini görebiliyoruz?
Ay kendi etrafında yaklaşık 29.5 günde dönmektedir. Ay aynı zamanda dünyanın etrafında da 29.5 günde dönmektedir yani ayın bir günü dünyanın 29.5 günüdür. Dünya ile Ayın dönüşü, Bir dişlinin çarkları gibi eşit döndükleri ve uyum içindedirler. işte bu yavaş dönüş sebebi ile ayın hep gündüz yüzünü dünyadan görebiliyoruz. Dünyaya göre Ay da 15 gün gece 15 gün gündüz olur. Ay kendi etrafında dönerken Dünyamıza hep gündüz olan evrelerinin yüzeyinin görülmesi denk gelmektedir. Ayın diğer karanlık yüzü bize, Dünyamıza göre hep güneşten ışık almadığı günlerine denk düşmektedir.
Ayın menzillerinin, Duraklarının hikmeti;
"Güneşi ışıklı, ayı da parlak kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona (aya) birtakım menziller takdir eden O'dur. Allah bunları, ancak bir gerçeğe (ve hikmete) binaen yaratmıştır. O, bilen bir kavme âyetlerini açıklamaktadır." YUNUS SURESİ-5
"Ay için de birtakım menziller (yörüngeler) tayin ettik. Nihayet o, eğri hurma dalı gibi (hilâl) olur da geri döner." YASİN SURESİ -39
Yukarıdaki resimde görüldüğü gibi Ayın, 23 ana menzili vardır. Ayın bu halleri Allahın ayetlerindendir. Ay her menzili için ayrı ayrı görev vahyi almıştır. Ayın bu halleri sanki insanın hayatının bir örneğidir İnsanında çocukluğu hilal, olgunluğu dolunay, yaşlılığı son hilal gibidir. İnsanın batın gözü yani kalp gözünün açılması ayın yukarıdaki menzilleri gibidir. Yeni ermeye başlayan bir İnsanı kamilin kalbi ilk zamanlarda gökyüzünde kısa bir zaman duran hilal gibidir. Zamanla olgunlaştıkça dolunay gibi olur.
Bu sırra ŞEMS suresinde işaretler vardır.
"Güneşe ve kuşluk vaktindeki aydınlığına, güneşi takip ettiğinde aya, onu açığa çıkarttığında gündüze, onu örttüğünde geceye, gökyüzüne ve onu bina edene, yere ve onu yapıp döşeyene, nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir." ŞEMS SURESİ – 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10.
Allahu Tealanın yemin ettiği ayetlerin derinliklerinde sayısız ledünni sırlar vardır. Şems suresindeki yeminlerin bazı sırları Ayın menzilleri gibidir. Şems suresinde güneşe yemin, İnsandaki nefisten kurtulmuş Ruha yemindir. Aya yemin, körlükten kurtulup görmeye başlayan kalbe yemindir. Kuşluk vakti ömrün hilalidir. Gece, nefsin örttüğü zulme girmiş İnsandır.
Bu makalemizi Ayla ilgili ilginç bir alıntıyla bitiriyoruzAy İle ilgili bilinmeyenler
AY'LA ILGILI GARIP OLAYLAR
Yüzyillar içindeki garip olaylar;
* 5 Mart 1587: "Ay´in yüzeyinde bir yildiz görüldü." Yüzlerce insan bu mucizeye sasirdi, isigin sivri uçlari ve boynuzlari vardi. (Harrison 1876 - Lowes 1927)
*12 Kasim 1671: Gökbilimci ve fizikçi Cassini, Ay´in üzerinde küçük beyaz bir bulut gördü.
*18 Mayis 1787: Astronom Halley ve De Louville, Ay yüzeyinde hareketli isiklar gördüler.
* Mart-Nisan 1787: William Herschel, Ay´da parlak noktalar ve dört volkan gördü. Açiklamakta zorluk çekiyordu ve en çok da gördüklerinin hareket etmesine sasirmisti.
* Temmuz 1821: Alman astronom Gruithuisen, Ay yüzeyinde, birden parlayan isik patlamalari gördü. Yanip sönen bu isiklari birkaç kez görmüstü.
* 12 Nisan 1826: Fizikçi Emmett, Ay´daki Krizler Denizi üzerinde, kara bir bulutun hareket ettigini rapor etti. Benzer bir rapor, 1954 yilinda modern astronomlar tarafindan da verilmisti.
* Subat 1877: Isikli bir hat veya çizgi Eudoxus Krateri´nin batisindan dogusuna giderken görüldü. Olay, bir saat sürdü.
* 4 Temmuz 1881: Ay yüzeyinde piramit seklinde isikli iki tümsek belirdi ve bir saat içinde yavas yavas sönerek kayboldu.
* 24 Nisan 1882: Aristotle Bölgesi´nde hareket eden dev gölgeler gözlemlendi.
* 31 Ocak 1915: Yunanca´daki Gamma isaretine benzer 7 beyaz isik görüldü.
* 23 Nisan 1915: Clavius Krateri yaninda dar ve isikli bir çizgi belirdi ve on dakika sonra kayboldu.
* 14 Haziran 1940: Sisli keskin bir çizgi çok net olarak Plato Krateri yaninda görüldü, çevresinde binlerce küçük isik yanip sönüyordu.
* 19 Ekim 1945: Darwin Duvari yaninda üç büyük parlak nokta görüldü; Olay, astronom Moore ve daha birçok astronom tarafindan rapor edildi.
* 24 Mayis 1955: Ay´in güney kutbu bölgesinde, elektriksel parlamalar, bilimci Firsoff tarafindan izlendi.
* 8 Eylül 1955: Taurus Hatti sinirinda iki parlak isik görüldü, bu yer yillar sonra Apollo 17´nin indigi yerdi.
* 21 Haziran 1964: Iki saat süreyle, gözlemci Ross D. tarafindan haraket eden büyük siyah bir gölge izlendi.
* 3 Temmuz 1965: Bir saat on dakika süreyle, Aristarchus Bölgesi´nde nabiz gibi yanip sönen bir isik gözlendi.
* 25 Eylül 1966: Yine Plato Krateri yakininda yanip sönen isiklar gözlendi; bazilarina göre kirmizimsi bir yama gibiydiler; ayni gün Gassendi Bölgesi´nde 30 dakika süreyle kirmizi büyük bir isik belirdi. Bir ay sonra ise, ayni yerde yine yanip sönen kirmizi isiklar vardi.
* 11 Eylül 1967: Insanligin ilk ayak bastigi yer olan Sessizlikler Denizi´nde görülen kara bir bulut sonradan mor renge dönüstü; olayin Montreal´li bir astronomi grubu tarafindan gözlendigi NASA tarafindan açiklandi.
AY' LA ILGILI SASIRTICI GERÇEKLER
Bilimsel gariplikler
1. Ay, dünyadan daha yaslidir, öyleyse kökeni baska bir yerdir, bazi bilim adamlari, Ay taslarinin 20 milyar yillik oldugunu iddia ediyorlar? Yani dünyadan daha eskidir...
NASA, bir Ay kayasinin 5.3 milyar yillik oldugunu saptadi ama bu Günes Sistemi öncesine ait bir tarihtir. Önemli bilimciler ve Ay uzmanlari, Ay´dan getirilen elementlerin dünyadakilerden daha eski oldugunu belirlediler ama neden resmen açiklamadilar? 40 Ay tasinin en azindan 7 milyar yillik olduklari belirlendi, bu tarihleme dünyadan ve günesten iki kez daha eskidir. Buna karsin Ay´in yüzey topragi, Ay taslarindan daha eskidir. Farklilik bilinmiyor...
2. Bir grup bilimci Ay´in yildizlararasi bir yerde yapildigi görüsündeler ve dünya tarafindan yakalandigini düsünüyorlar.
3. Bazi bilimciler, Ay´in içinin yogunlugunun yüzeyden farkli oldugu düsüncesindeler? Gerçekten Ay´in içi bos olabilir mi?
4. Ay´in 8 mil üstünde, yüksek dozda radyoaktivite vardir, bu elemental olarak dogal midir?
5. NASA tarafindan 100 millik bir alana yayilmis su buhari saptandi ama Ay´da su olmadigi biliniyor.
Ve digerleri...
1. Ay, hem dünyanin dogal uydusu olamayacak kadar büyük, hem de çok uzaktadir.
2. Ay, olmasi gerekenden çok daha düzgün bir yörüngeye sahiptir.
3. Ay kraterleri çok fazladir ve garip bir biçimde yüzeyseldirler.
4. Ay´in dünyaya bakmayan yüzü çikintili veya kamburdur ve Günes Sistemi´nde onun gibi gezegenine tek yüzünü gösteren bir baska uydu yoktur.
5. Ölçümlemeler,Ay'da çok fazla demir oldugunu gösteriyorlar.
6. Ay´in bilesimi, dünyadan farklidir.
7. Doga kanunlarina aykiri olarak, Ay´da agir metaller yüzeydedir ve Ay´da önceden eriyik olan metaller yoktur.
8. Ay dev bir gong sesi çikarmaktadir ve yörüngede dönerken titresmektedir.
9. Ay, periyodik olarak sarsilmaktadir, bu bize düzenli bir sismik aktiviteyi gösteriyor. Sismik dalgalar sanki tek bir kütleymis gibi tüm yüzeyi dolasabiliyorlar.
10. Dünyadan bakildiginda Ay, bir günes diski gibidir yani tutulmalarda günesi tam olarak kapatir, ne biraz küçük veya büyüktür sanki büyüklügü günesi örtmek için ayarlanmistir.
11. Eger Ay, dünya tarafindan yakalanmissa, bunun sonu gelecek ve Ay yine uzaklasip gidecektir.
12. Normalde Ay´in çizdigi yörünge, dünyanin ekvatoral çemberiyle karsit olmalidir ama Ay garip bir sekilde dünyanin yaptigi gibi, günese bagimli bir yörünge çizer.
13. Her ne kadar Ay volkanlarin ölü olduklari söyleniyorsa da, yüzyillardir Ay´da garip isiklar, parlamalar görülmekte ve hala izlenmektedir
alıntı: cafer iskenderoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder