Bu Blogda Ara

17 Mayıs 2012 Perşembe

ZUL KARNEYN’İN İZİNDE…

BÖLÜM-2 OLMEKLER Olmekler kıta Amerika'sının bilinen en eski uygarlığıdır. Garip bir biçimde Olmekler dönemine ait heykellerde Afrikalı fenotipi gözlemlenir. Oysaki ilk Afro-amerikalılar kıtaya Kolomb sonrası dönemde köle olarak getirilmiştir. Yani Amerika...

BÖLÜM-2

OLMEKLER

Olmekler kıta Amerika'sının bilinen en eski uygarlığıdır. Garip bir biçimde Olmekler dönemine ait heykellerde Afrikalı fenotipi gözlemlenir. Oysaki ilk Afro-amerikalılar kıtaya Kolomb sonrası dönemde köle olarak getirilmiştir. Yani Amerika kıtasında 15. yy den önce hiç bir Afrikalı yaşamamış olmalıdır…
Bu heykelleri 1986 yılında ilk keşfeden MELGAR Y. SERRANO şu sözleri söylemişti; “Şaşkınlıktan donakaldım: Bu bir sanat eseri olarak abartısız görkemli bir heykeldi… Ama beni şaşırtan Etiyopyalı tipiydi. Bu ülkede zencilerin bulunduğunu ve bunun da dünyanın ilk çağında olmuş olması gerektiğini düşündüm.”
İlgili diğer heykeller için bakınız >>> 
*http://www.sacred-destinations.com/mexico/images/mexico-city/museum/olmec-head-cc-jackhynes.jpg
*http://pics.novica.com/pictures/7/p104843_1.jpg
*thttp://www.ufonet.be/KAYIP%20UYGARLIKLAR/olmekler_giz233.jpg
*http://snap3.uas.mx/RECURSO1/Diapositivas/Arte%20Hispanico%20Golfo/Monumento%20A%20de%20tres%20zapotes%20Ver%20Mex.jpg
Zaten eğer "erken dönem Olmekler" Amerika'yı terk etmiş olmasaydı, antik çağdan bugüne kadar baskın/dominant genleri tüm Amerika kıtasını kuşatırdı… Peki, bu en eski Olmek heykellerinin tümünde tasfir edilen zenci ırkına ne oldu?
Bu sorunsal bizi, kaçınılmaz olarak Afrika'daki toplulukları mercek altına almaya sevk eder…
Afrika kıtasındaki Bantu medeniyeti kökenli tüm kabilelerin birbirleri ile dil bağı söz konusudur. Bu dil ailesinin dışında kalan tek kabile Khoisanlardır.

Bakınız>>>http://en.wikipedia.org/wiki/Khoisan_languages
Bu Olmek heykellerindeki kayıp ırk, eğer ki Amerika kökenli ise şüphesiz dilleri de diğer antik Afrika merkezli medeniyetten farklılık göstermelidir… Khoisan dilinin söz konusu özel durumu ve köken olarak Afrika dil ailesinden kopukluğu, bize bu konuda önemli bir ipucu sunmaktadır.
Ayrıca Khoisanları inceleyen genetik bilimciler, onların yine diğer kıta Afrikası ırkından farklı genetik özelliklerini saptamıştır. Prof. Trefor Jenkins, Khoisan ırkı üzerinde yaptığı araştırmalarda kadınlarda görünmeyen Y kromozomuna rastlamıştır. Bununla birlikte genetik açıdan diğer Afrika zenci ırkından farklı bir ırk olduğu bilim adamlarınca kanıtlanmıştır. Bakınız>>>http://en.wikipedia.org/wiki/Khoisan

   

  Günümüzün dünya ırk haritasında da görüleceği üzere, her ne kadar Bantu-Zenci ırkı ile karışmış olsa da Khoisan ırkı güney Afrika merkezli farklı bir ırkdır… Tüm bu veriler ışığında, erken dönem Olmek medeniyetinin kayıp torunları Kohisanlar olabilir mi? 
Bu durumda bir başka soru daha sormak zorunda kalıyoruz; Bu en eski Olmek medeniyetine ne oldu? Nereye gittiler? Eğer  toplu halde Güney Afrika'ya göç ettilerse, bunu milattan binlerce yıl önce nasıl ve hangi teknoloji sayesinde gerçekleştirdiler ve neden göç ettiler?
Bu nereden bakarsanız bakın ciddi bir paranormal durumdur.
Günümüzde kimse yukarıda sorduğumuz sorulara geçerli yanıtlar verememektedir.

Bu "siyahi Olmekler"  orta Amerika'yı terk edince yerlerini kuzeydeki Tolteklerin ataları olan ikinci Olmek kültürü diye bileceğimiz topluluk almıştır. Aslında Olmek dönemini ikiye ayırmak gerekir; kayıp kabile ve sonrası Tolteklerin ataları olan Olmekler…
Bilinen antik Amerikan tarihi için bakınız >>> http://tr.wikipedia.org/wiki/Kolomb_öncesi_Amerika
Bu ön bilgiyi paylaştıktan sonra, Zul Karney'in MÖ 6000-5000'ler arası bir dönemde neden olduğunu düşündüğümüz diğer olağan üstü olay ve olguları incelemeye devam edelim…
Olmek medeniyetinden günümüze kalan en olağan dışı teknolojik ürün "Kristal kafatasları" dır…

Bu kafataslarının ne tür bir teknoloji ile yapıldıkları günümüzde de hala bir sırdır…
Konuyla ilgili detay bilgi için bakınız ; >>>http://www.dailymotion.com/video/xiiba0_kristal-kafataslarynda-kullanylan-teknolojinin-syrry-cozulemedi_news
>>>http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/galeridetay.aspx?cid=35765&rid=4369
>>>http://en.wikipedia.org/wiki/Crystal_skull
Kızılderili olan ikinci Olmek kültürünün günümüze bıraktığı en büyük miras ise meşhur Maya takvimidir.
Bu takvim Yucatan yarım adasındaki piramitlerin diziliş, inşa ediliş ve tasarımında gizlenmiştir aynı zamanda…
Burada uzun uzun Maya takviminin detaylarına girmeyi gereksiz buluyoruz. Dileyen okuyucu google dan bu konuyu detaylı bir biçimde araştıra bilir…
Ancak önemli gördüğümüz bir kısım bilgiyi paylaşalım… Maya takvimi konusunu, bilinen en eski antik Amerikan efsaneleri olan Quat-zal-quatl (quetzalcoatl) ve Kukulkan kelimelerinin başlığı altında araştırmak, önemli bir analitik yöntem olacaktır… 
Zül Karneyn ile ilgili yazımızda bu konuya değinmiştik… (►KUTSAL METİNLERDE ZAMAN AŞIRI TELEPORTASYON (ZAMANDA YOLCULUK)… Episode-2 ; ZUL-KARNEYN) Zül Karneyn, Kara delik- Ak delik geçişiyle antik çağ dünyasına yaptığı geri dönüşü olmayan yolculuğundan önce, güneşimizin ikizi olan ölü yıldızı ve onun özel yörüngesinde seyreden diğer iki gezegeninde varlığından haberdardı şüphesiz… Bu bilgi Maya takviminde (Aslında Olmek takvimi denmeliydi) NİBİRU gezegeni olarak geçmektedir… Bu iki gezegenden büyük ve sağlam olanı (çünkü ikinci gezegen astroit kuşağının akıbetine uğramış olabilir) Sümer metinlerinde ise MARDUK gezegeni olarak geçmektedir. Günümüzde astro-fizikçilerin güneş sistemimizdeki kütle çekim formüllerinde rastladıkları ama açık gözlemle teyit edemedikleri bu iki yörüngeden birinde seyreden gezegen, başka antik metinlerde ise Süheyl (sahil veya çöl gezegeni) olarak da anılmıştır… 
Evrendeki tüm yıldızlar çift, nadiren üçlü kümeler halinde dönerler. Çift yıldızlar birbirleri ile vals yaparak, galaksi merkezi çevresinde spin atarlar… Güneşimizin çiftini ise görememekteyiz. Bu demektir ki O ölü bir yıldızdır. Eğer ki halka şeklinde çökmüşse, olay ufkunun dışında kalan yörüngesinde gezegenler olmalıdır. Ama adı üstünde, bir kara delik uzayı ve zamanı büker, bu nedenle söz konusu gezegenler için rölativistik bir zaman farkından kaynaklanan görünmezlik söz konusudur. İşte erken Olmek ve erken dönem Sümerler den günümüze kalan bu bilginin şüphesiz Zul-Karneyn ile ilişkisi vardır… 
Kusursuz Maya takvimi ve Yucatan bölgesinin en önemli piramidi olan Kukulkan ;  




Chichén Itzá'daki Kukulkán (okunuşuyla Kukuul Kaan) Piramidi'nin kuzey cephesi. Mayalar bu piramidi astronomi ve matematik bilgilerini ortaya koymak istercesine belirli bir sistemle inşa etmişlerdir. Örneğin piramidin dört cephesinin her birinde 91 basamak yer alır. Böylece 4×91’le bulduğumuz 364 sayısına en tepedeki düzlüğü de +1 olarak eklediğimizde yıldaki günlerin sayısı olan 365’i buluruz. Ayrıca, piramidi yönlendirme ve inşa etme tercihleri sayesinde, ilkbahar ve sonbaharda ekinoksların gerçekleştiği anlarda, güneş ışınları, piramidin çıkıntıları sayesinde, merdiven basamaklarının dibinde bulunan iki yılan başı yontusunun "S’ler çizen bir gövde uzantısı" oluşacak şekilde bir gölge oluşturmasını sağlar. (İki başlı yılan) Bu yılan, piramidin tepesindeki bir tüylü yılan oymasından anlaşılabileceği gibi, Kukulkan adıyla bilinen ilah tüylü yılandır.[1] (Yılanın, vücudunun gökcisimlerinin yörüngelerinin şeklini alabilmesi yani S'ler çizebilmesi özelliğinden ötürü Mayalar’da göksel bir sembol olarak seçilmiş olduğu düşünülür.)
Aztekler de Quat-zal-quatl (Quetzalquatl), Mayalar da ise Kukuulkaan (Kukulcan) diye anılan gök yılanı efsanesi beraberinde gökten gelen beyaz ırktan, insan ilahlar efsanesi ile anılır… Daha önceki yazılarımızda bu kelimelerin aslında etimolojik olarak, antik Amerikan dilinde Zul-Karneyn ismine atıf olduğunu paylaşmıştık.
Konuyu önceki bölümlerimizde ele almıştık ama tekrar etmek gerekirse, buradaki gök yılanı olgusu ayrıca önemli bir astronomik gözlemi işaret eder;
Bu olgu asimetrik yıldız çökmelerinden oluşan bir "GÖK YILDIZI"dır. Gök yılanı, ve ayetlere göre "Göğün alev alması, kızarmış bir bakır gibi göğün yırtılması, gökyüzünde kızarmış bir gül gibi açılan karadelik tiplemesi… Arkaya geçtiniz mi, "ÖTEKİ EVRENE” çıkarsınız ve zamanda geriye Zul Karneyn modeli bir yolculuğun ip ucudur aynı zamanda…
Zul Karneyn'in durumunu özelsemiştik. Bulduğu özel tür bir halka teklik sayesinde bir mucizevi yolculuk gerçekleştirmişti. Ancak salt bu yolculukla kalmadı, insanlığa gelecekte keşfedilecek olan ve adı Kur'an da ŞİRA diye geçen (Necm suresinde) özel bir kara delik – ak delik sürecininde (bir tür star-gate) ilk kaşifi olmaktadır.
Quat-zal-quatl ismine konu olan gök yılanına dönecek olursak; Oradaki karadelik özeldir. Elektrik yükü ve ışık hızında dönmesi nedeniyle ÇIPLAK KARADELİKTİR. Yani olay ufku yoktur. İçi görünmektedir, karadelik demek bile abestir. Asıl en önemli sırrı ise düzgün bir dev Güneş iken, bir başka gezgin galaktik karadeliğe yakın geçmiş ve yumurta gibi ovalleşmiştir. Böyle yıldızlar karadelik olarak çökerken, eliptik olduklarından bir tek merkeze değil, elipsin iki odağına doğru çökerler. Yani sistemleri kararsız kalır ve çökmeyi başka türlü gerçekleştirirler: İki odakta önce iki hörgüç (Asya devesini anımsayınız) oluşur (Gamma tipi çökme). O arada iki odak dışında bir de MERKEZ (Özek) olduğundan, o noktaya üçüncü bir hareket daha oluşur. O zaman inanılmaz bir manzara ortaya çıkar: İki hörgüçe bir de uzun boyun ve merkeze toplanmış kitlenin oldurduğu küçük bir baş… Fizikte adına "Gamma tipi göçme" denilen bu görüntü, Kuzey Avrupa dan Çin'e Orta Asya'ya dan Afrikaya kadar bir çok uygarlığın mitolojisinde dragon, ejder gibi isimlerle yer almış bir tür gök yırtığıdır…
Antik Amerikan uygarlıklarından kalan Zul-Karneyn izlerine devam edecek olursak;
Olmekler den de önceki en erken Amerikan medeniyetine ait olduğu saptanan ve Alban dağında bulunan, kaya üzerine çizilmiş bir pervane düzeneği ile arkasından ateş çıkardığı düşünülen teferruatlı bir mekanizmayı andıran çizim ise henüz açıklanamayan bir başka arkeolojik bulgudur…
Arkeoloji bilminin günümüzde kabul ettiği kronolojiye göre, taş devrinde mağralarda yaşayan insanların teknolojik uygarlığı, sadece basit av-aletleri yapacak kadar gelişmişti. Oysaki bu çizimi yapan bir insan ateş yakmaktan çok daha fazlasını biliyormuş gibi… ;)  
Konumuzla ilgili bir başka gizem ise bulunduğu yerin adıyla anılan Pacal Votan levhasıdır.
Çok net bir biçimde bir tür göksel taşıtı kullanan kişi ve aracının tasvir edildiği bu arkeolojik eserin hangi döneme ait olduğu hala tam olarak bilinmemektedir.


Çok belirgin bir biçimde, son derece ayrıntılı çizilmiş bir mekanizmayı veya bir taşıtı, arkasında bir akıma neden olarak kullanan bir insan tasvir edilmiştir… 

Bir sonraki bölümde Zul-Karneyn'in izini Afrika, Avrupa ve Asya'nın antik uygarlıklarında sürmeye devam edeceğiz… 


 

 

OLMEK ART (VIDEO)

THE OLMEC PREHISTORIC CIVILIZATION (VIDEO)

MAYA CALENDAR (VIDEO)

NIBIRU-MARDUK-SUHEYL  (Animasyon) Tam olarak bu animasyondaki gibi olmasa da fikir vermesi açısından isabetli… Söz konusu gezegenin yörüngelendiği, güneşimizin ölmüş ikizinin uzay-zamanı bükmesi ile ilgili, yukarıda paylaştığımız açıklamayı okuyarak konuyu  değerlendiriniz…

►Black Holes and Worm Holes (VIDEO)

►RUSYA, ÇİN ve NORVEÇ\'DE GÖZLEMLENEN WORMHOLE OLAYLARI BİR ARADA (VIDEO)

*Kim bilir belkide Zul'Karneyn ayetlerde bahsedilen rota'sına yöneldiğinde, ardında bu izlediğiniz videodakine benzer görüntüler bırakıyordu ve Kukul-kan veya Quetzalquatl efsaneleride böyle şekillendi…
Günümüzde Wormhole süreçlerinde yaşanan olaylara bir kaç farklı örnek amatör videoyu ilginize sunuyoruz… Bir kısmı Rusya'da yaşanan aynı olayın farklı lokasyonlardaki amatör kameralar tarafından çekilmiş görüntüleridir…
*http://www.youtube.com/watch?v=Xsn1jGYA-k0&feature=related (Kanada) Zig-Zag and jump the time &space…
*http://www.youtube.com/watch?v=RoFlbF8TZ1g (Amerika)
*http://www.youtube.com/watch?v=EQzja1WpZPc&NR=1 (Rusya)
*http://www.youtube.com/watch?v=jJtLwho0-7g (Rusya) Baştaki ve sondaki animasyonlar kafanızı karıştırmasın, farklı bir pozisyondan daha kaliteli bir kamera ile çekilmiş aynı görüntüler…
*http://www.youtube.com/watch?v=CgtxXz_YypA (Sussex – İngiltere ve Ramos Arizpe – Meksika)
*http://www.youtube.com/watch?v=TCA3Zcbea3A&feature=related (Rusya)
*http://bizarrenz.blogspot.com/2011/04/mysterious-blue-spiral-photos.html (Christchurch – Yeni Zelanda)
*Gök yılanı animasyon (Soundgarden'ın "Blackhole Sun" adlı şarkısının sözleri eşliğinde) :)  >>> http://www.youtube.com/watch?v=WXud7rSpe6M

Hiç yorum yok: