Bu Blogda Ara

9 Ağustos 2009 Pazar

Meryem Oğlu İsa A.S.


Kurana dönüş başlamıştır. Fakat halkın kuranı doğrudan okuyup anlamasında da belki bazı sıkıntılar olacaktır fakat niyeti salih ve ehil olabilecek birkaç yüz insan, inanıyorumki bedirin kahramanları gibi dünyanın çehresini değiştirmeye yetecektir.

Bu çerçevede nadide muhataplarımızla, uzun zamandır kurandaki ayet ve kelimeler ile aralarındaki bağlantılardan çıkarılan tefekkür ürünlerini paylaşmak ve onlarında değerli görüşlerinden istifade etmek niyetiyle birkaç meseleyi dikkatlere sunmak arzusundayız.

Kuranda enfüsi manada Zekeriyya ismi ile temsil edilen, insanda olması gereken zikrin aktif halidir. Sure başlarında Okunan ayet ve kelimeleri akılda, hafızada tutmaktır.
Yani Zekeriyya ismi, insandaki aktif hafızayı temsil ediyor. Kuran okuyan ve böylece ona muhatap olan kişinin, kuranı okurken okuduklarını hatırda, akılda tutmasıdır. Böylece ilerleyen ayetlerin onları açıkladığı, onlarında anahtar olduğu anlaşılacaktır.
Zekeriyyanın Meryemi himaye etmesi; ileride gelen ayet ve kelimelerle öncekileri arasındaki bağlantıları kollaması, gözetmesidir.

Örnek: Ali imran suresi başlarında Allah, insanları rahimlerde dilediği gibi şekillendirip dünyaya istediği zaman ve mekanda gönderdiğini ifade eder, ilerdeki ayetlerde meryemin annesi, kız doğurduğunda bunu Allaha izhar eder fakat Allah elbette bilmektedir çünkü onu önceki ayette belirtildiği gibi bilerek, dilediği gibi, yaratan Allahtır.

Meryem ise kuran ayetleri ve kelimeler arasındaki bağlantılardır. Bunun arapçası Rabıta’dır yani İrtibat, bağlantı. Bu kelime, Aynı Ali İmran suresinin son ayetinde dahi geçmektedir.

Bağlantılar, kuran dışına çıkmadan, yani beşer fikri veya etkisi karıştırılmadan ortaya çıkarılırsa, bunlardan hak söz – mana olan İsa açığa çıkar.

Kuranda ilim vardır, hemde yaşayan ilim vardır. Yani kuranın Ruhu vardır, yaşayan mana ihtiva eder. Kuranın ruhu yani yaşayan ilmi bulmak gerektir ki bu; İsa ismi ile temsil edilmiştir.

Kuranı zikir olarak okuyan, hıfzeden (ayetlerin anlamını, bağlantılı aynı veya benzer kelimeleri ) hafızada tutarak böyle bir zikir halinde bulunan, ayetler arasındaki bağlantıları hakkıyla gözetip kollayan, kuran dışı rivayet ve kirlerden temizlenen insanlara Kuranın Ruhu (isa) mesh eder, yani içine işler. Kuranın insana şeffatide budur. Şefaat, ilim vermektir ki; bu ilim kişiye Allahın izniyle tesir ederse; o kişi, onun şefaatinden faydalanmış olur.

Allah, bizleride kuranın şefaatine mazhar kıldıklarından eylesin. Kurandan inkişaf eden bir hakikat ilham-ilim kimde zuhur ederse bunları müslümanlarla paylaşmalarını istirham ederim.

Yukarıda bahsettiğimiz tarzda zikir halinde bulunan insan, Kuranın tümü ile ilgili bu Ruha (isaya) ulaşamasa bile, onda bu zikirden çıkan ve yahya ile temsil edilen gerçek ilhamlar doğar. Yahyanın anası ise, insanların pek kullanmadığı yani kısır halde bulunan fakat Allah tarafından zekeriyya’ya rahmet olarak aktif hale getirilen bir özelliktir. Buda tefekkürdür yani insanlar pek düşünmezler, düşüncede tembeldirler, hazıra konmayı, birilerine düşünmeden tabi olmayı tercih ederler. Tefekkür, zikir sayesinde geçte olsa inkişaf ederse, aktif hale geçerse bundan gerçek ilham-yahya doğar. Dikkat edilirse zekeriya ve yahya, insana verilen ve kuranda insan için aktif olması tavsiye edilen ve vurgulanan bu aktivitelere yönelik özellikler, yahudi zihniyeti tarafından katledilmiş, kaldırılmıştır. Yani kuranın anlaşılarak zikrinden, tefekkürden insanları uzak tutmaya çalışan ve düşünceyi katleden zihniyet tarafından.

Meryem, rasul değil, fakat (Allaha ve kelimelerine sadık kalınarak korunması, gözetilmesi, izlenmesi ve kollanması gereken) ve böylece kendisinden tertemiz mesh edici ve şifa verici rasul doğan bir özelliktir. yani kurandaki bağlantılardır.

Ahir zamanda kuranın hak manası olan hak söz böylece açığa çıkacak yani İsanın şahsı manevisi dünyaya açılacak ve bozuk mana olan deccali öldürmesi, müteşabih hadisi böyle gerçekleşecek kanaatindeyiz.

Zuhruf suresi 61. “Şüphesiz ki O (İsa), kıyametin bilgisidir. Ondan hiç şüphe etmeyin ve bana uyun; çünkü bu, dosdoğru yoldur.”
Ayetinin işaret ettiği hakikatte budur.

Zaman zaman bazı insanlar isalık iddiasında bulunmaktadır. Allahtan, müslümanlara aklını işletme ve artık kullanma ilhamını bahşetmesini dileriz. Müslümanlarında artık aklını başına almasını ve düşünmesini temenni ederiz.
Din, Allaha tahsis edilir, müslümanlar hanif olursa elbette zulümler ve sualler bitecektir.

Hiç yorum yok: