ALLAH İKİLİ ve DİLEMMA (Zıtlarıyla kaim) sistemde elektrik kablosunun "toprak ve faz" çifti gibi bir ÇİFT yaratır. Birinci çift melekler: Işıktan hızlı takyonlardan önce BİRİNCİ ve tek numune yaratılır. Ama bunlar nur (sonsuz özenerjiden) olduklarından enerjileri azalacağına artmaktadır. NAR=Enerjide bir pil 1/2, 1/4,1/8...n gibi azalır ve ölüm gelir. NUR durumunda ise, TERSİNE bir pil, 2 pil, 4 pil, 8 pil, 16-32-64...n pil oluverir. İLK NUMUNEYE mesela MELEKLERİN PEYGAMBERİ denir. Bundan iki sonuç çıkar:
a) Ya bu özgün numune GİDEREK (soyut kütle yönünde) SONSUZA DOĞRU BÜYÜR VE TEK kalır (Cebrail gibi) ve MELEKLERİN PEYGAMBERİ olur.
b) Ya da AZRAİL gibi, diğer melekler gibi 2-4-8-16...n biçiminde bir ORDU düzeninde (Asker denir) saflar (enine) sıra (boyuna) sıralanırlar. Sayısız çoğalan pil grubunun bu durumuna SAF tutmak; SAFFAT olmak diyoruz. Birincisi STATİKTİR yani sonsuzözenerji MATRİX'i sabittir. Bu durumda onlara HAFİYYUN diyoruz. Bunlar HAF (bileşke) ederler... Eğer bu matrix dinamikse SAFİYYUN diyoruz. Bunlar da TAVAF ederler (Bir eksen çevresinde dolanırlar. Skaler Vektör). MELEKLERİN NEFSİ yoktur! Yani bilgisayarına verdiğin komut gibi görev alırlar yaratıcıdan. Ama aynı zamanda bilgisayarındaki YAPAY ZEKA gibi, diyalog pencereleri vardır. Mesela yanlış komut! diye seni uyarırlar, ya da "Şu ögeleri silmemi onaylıyor musunuz?" gibi bir soru sorarlar. Buna örnek olarak, Allah'ımız, "Yeryüzünde yeni bir Halife yaratacağım" dediğinde, melekler "Yeni bir fesat mı yaratacaksın" diye, YAPAY ZEKANIN verdiği otonomi ile diyalog penceresi açıp sordular. Rabb’im CANCEL değil; OK tuşuna bastığında, artık meleğin özür dilemekten başka çaresi kalmıyor, komutu/command uyguluyor.
Pekiyi ya bu bilgisayardaki sanal intelejensiya YARATICISI ve programcısı olan RABB’İNİ aşarsa?
O zaman melekler için "Onları anında CEHENNEME koruz" ayeti var. Zebani melektir, onlar SEKAR gibi bir Cehennem’de yanmıyorsa ALLAH melekleri nasıl yakacaktır? Evrendeki en soğuk olan ısı Kelvin SIFIR DERECE olup bu meleklerin Cehennem kapısıdır. Kapının arkasını daha sonra anlatırım.
MELEK olmadığı halde MELEK statüsünde Cennet’e alınan bir yaratık ise ikinci takımı oluşturuyor. AZAZİL (Azazeel) Melek değil çünkü:
a) NEFSİ VAR!
b) NUR'DAN DEĞİL NAR'DAN YARATILMIŞ (Nar enerji, ışık hızında; Nur ise bundan yüksek hızlarda gider).
c) Geçici melekİMSİ (Angeloid) statüsü verilmiş. Yani cinler gibi görünen ve elektrik (+/-) yüklü quantlardan değil (Fermion).
Tam tersine BOZON (yüksüz kuant, kuvvet alanlarını taşıyan ZIMNİ, yani cinler gibi görünmeyip, sadece vesvasil Hannas olan, mesela vesvese verdiği için yüksüz NÖTRİNO!) strüktüründen oluşmuş! Yüklü fermionlar ve yüksüz bozonlar aynı ailedendir. Mesela: Biri IŞIYAN diğeri ışımayan FOTON'dur. Işıyan foton gelip elektron koparır. Işımayan foton ise bu koparma işlemini yani ELEKTROMAGNETİK KUVVET alanını taşımaktadır. O taşıdığı için elektronlar foton saçmaktadır. Eğer bozon olmasaydı, SEMA'da sadece kendine ışıyan TARIK yolcusu gibi olurduk. Bunların ikisi de kuant yani meselamız ile FOTON! Biri ışıyor, diğeri ışımıyor HİSSEDİLİYOR (Mıknatısın iğneyi çektiğini hissedersin ama IŞIK GÖRMEZSİN).
UZUN LAFIN KISASI: fermionlar(Cinler diyelim) ile Bozonlar (Şeytanlar diyelim) AYNI AİLEDENDİR (İkisi de fotondur diyelim, ikisi de ışık hızında giden NAR/enerjidir diyelim. Ya da birincisine elektron ikincisine elektron nötrinosu diyelim).
Şimdi NUR'dan yaratılan melekler ile (Elektriğin GROUND-Toprak hattı) ve de NAR'dan yaratılan CİN-şeytanların PHASİS-PHASE-FAZ olan ikinci kablosunu öğrenmiş olduk. Şöyle de diyebiliriz: Toprak hattı çarpmaz! Faz ise daima tehlikelidir (Hele bir de RUHSAL KISADEVRE olursa tam çarpar). Daima meleğe güven, o hep İYİ'dir. Ana fonksiyonu budur! Asla ŞEYTAN'a güvenme, o hep KÖTÜDÜR! Asli işlevi budur!
Şeytan, şeytan olmadan önce bu NÖTR'lüğü nedeniyle ve TOPRAKlama olan meleklerin RİCASIYLA Cennet’e alındı. Adı bile MELEK oldu >>> AZAZİL! Ama NEFSİ VAR YA, o asla melek olmadı! Sonrasını biliyorsunuz, Adem'i kıskandı, Havva'ya vesvese verdi ve Cennet'ten birlikte kovuldular... Artık onun adı İBLİS idi (İblis, ümitsiz demektir. Kendisine TEVBE kapıları defalarca açıldığı halde, kibiri dolayısıyla sadece ADEM oğullarından intikam uğruna bilerek CEHENNEME gitmeyi gönüllü kabul eden anlamında İBLİS/Ablus/Albız/Yılbız) denmektedir. ALLAH'dan isteyeceği bir şey kalmadı: CENNET'i mi isteyecekti? "Zaten ben Cennet haznedarıyım, Cennet'i ne yapayım?" dedi. Rabbi: "Sen hiç Cehennem’i gördün mü?" dedi. "Gözüm intikamdan başka HİÇBİR ŞEY GÖRMÜYOR" dedi. "Pekiyi aşağılık İblis, sana Ademoğullarının iyileri/sana karşı koyanları dışında, istediğini ayartıp senin ebedi yuvan olan CEHENNEM’E götürebilirsin. Ve sen (zamanda bir ileri bir geri giderek ve de İsa'nın seni öldüreceği güne kadar) bildiğini oku ve defol
aşağılık!". İblis hiç bu kadar sevinmemişti: Sevinçten uçuyordu: "Teşekkür ederim Rabb’im, çok teşekkür ederim bana intikam fırsatı verdiğin için çok teşekkür ederim". Zavallı kibirli, neye teşekkür edeceğini bile bilemiyordu!
Fakat Dünya’ya kovulduğunda şunu gördü: Artık CİN ataları gibi elektrik yüklü ve çocukları olacak biri değildi. Melekler gibi KENDİNİ kopyalayarak saf-haf halinde kendi kopyasını, tıpkıbasım halinde çoğaltmak zorundaydı.
Artık her insana bir kopyasını yani o insanın ÖZEL ŞEYTANINI musallat etti. Rabb’imiz de her insana İKİ MELEK (Kiramen katibin) verdi ve faz-toprak dengesini kurdu.
Şimdi bu önbilgi dahilinde aşağıdaki soruları düşünelim:
İnsana verilen, CİN KÖKENLİ İBLİS'in tıpatıp kopyası olan şeytanlardan biridir. Şeytan, cin gibi AÇIĞA ÇIKACAK, elektrik gibi çarpacak bir yaratık değildir. O salt VESVESE VEREREK, NEFSİMİZİ körüklemektedir.
Hiç bir insan diğerinin ŞEYTANINI ne büyü ile, ne de başka bir yolla çalamaz.
Ancak:
1. Hipnozitör kişi, sendeki NEFSİ (özkimliğini, bilincini) geri plana iterek ŞEYTANI önplana çıkarabilir. O şeytanın ise bizden önce mükerrer kullanıldığı ölmüş insanlar vardır ve bunları da bize Ecminesis veya Reencarnation gibi yutturabilir (İleride bu terimlerden söz ederiz. Zaten geride de bunlardan söz etmiştim. Link bulabilirsiniz).
2. Hannas kişi (Yine ileride söz ederiz) bu şeytanı ETKİN hale sokabilir. Yine de şeytan başkasına transfer olmaz. Doğumdan ölene kadar senindir. Senden sonra da bir başkasına YENİDEN verilir. Oysa melekler her insan için BİR ÖZGÜN TAKIMDIR. Ama şeytan ölen insandan devamında doğan insana geçerek kendini din gününe kadar sürdürür.
3. Hannas kişi ileride görünür şeytan olan CİN veya insandan kimselerdir. İsa ŞEYTANI öldürme yöntemini açıklayınca ve öldürünce, bunu izleyen ileriki yüzyılda, insanların kendisi ŞEYTAN (Hannas) olacaktır. Yani şeytan'a ihtiyaç kalmayacaktır. Herkes bir KABİL KATİL olacaktır. Tüm insanların şeytan olup çıldırdığı gün ise KIYAMET kopacaktır. Çünkü yeryüzünde ALLAH diyen kalmayacaktır. ALLAH denmediğinde KIYAMET kopar! Dünyanın değil, evrenin yakıtı ALLAH ZİKRİ'dir. O gün Dünya nüfusu o hale gelecektir ve bilim silinecektir ki, vahşet nedeniyle insanlar öz annelerini kesip doymak için yiyeceklerdir. Doğan her çocuğu PİLİÇ gibi besleyip biraz semirince YİYECEKLERDİR. Kan ise SU yerine geçecektir. Yamyamlık dünyasından bir görüntüye sevimsiz de olsa şöyle bir bakmış oldunuz. Midenizi bulandırdığım için özür dilerim.
EVREN düzeni sadece TOPRAK-FAZ ikilisi (Çiftfaz) değildir. İkisi arasında bir de SINIR vardır. Buna trifaze diyoruz. DÜNYA O GÜNE KADAR >>> TRİFAZE sistem gibidir. Bir TOPRAK/Ground bir faz, bir nötr... O GÜNDEN SONRA, şeytanın öldürülmesiyle, Dünya’da toprak (insan/madde) ve faz (Cin/enerji) yani çiftfaz geriye kalacaktır. NÖTR ise yokedilecektir >>> NÖTR+ino >>> Vesvese veren şeytan...
Melekler, hayvanlar, bitkiler, bunlar MASUM olup doğal işlev olarak KULLARDIR, hiç biri halife değildir. Ama CİN (E=) ve insan (mc2) MASUM DEĞİLDİR! Cinler SELEF; İnsanlar HALEF olarak KENDİ DEVAMLARI/bekaları İÇİN ZİKRETMEK zorundalar. Mesela besmeleyle uyanman, bu satırları okurken geçen bir ALLAH kelimesi, bu evrenin idamesini sürdürüyor (Otomobilin yakıtı). AÇIKÇASI EVRENİ GENİŞLETEN GÜÇ şudur:
Evren kendi üzerine bir salyangoz kabuğu gibi kıvrılarak GENİŞLERKEN, aynı zamanda NABIZ (darbe, impuls=Zikr, Jiqr) olarak ATMAKTADIR. Allah'ımızın HİÇ anılmadığı anda, evren genişlemesi BİTECEKTİR! Evren geriye dönüş yolculuğuna başlayacaktır. Yani GÖK çöküşe geçecektir (Yıldızlar bulanıp düşmeye başlayacaktır vb.).
Sihir büyü ile çalınabilirmi?
HAYIR ÇALINAMAZ. HER YAŞAYAN BİREYİN, İBLİS'İN Multycopy'si olan BİR ŞEYTANI vardır. Ölmedikçe bunu hiçbir büyü alamaz. Resulullah efendimiz şeytanından ancak vefat ile kurtuldu. İbrahim de... Hızır'ın da ölene kadar şeytanı var! İsa'nın da Yahya'nın da... Ama silahları çok güzel: “Euzü besmele” ve ardından ÖLMEDEN ÖLDÜRÜLMÜŞ bir NEFS. Yani NEFS patlak balon ya da dibi delik kova gibi olursa, onu şişirecek şeytan vesvesesi asla işe yaramaz. Siz şeytanı alt etmiş olursunuz. Kur'an'ı bile Euzü besmele ile okumak ŞARTTIR!
İnsanın sağ tarafındaki (soldaki yüreğin arkası değil sağ yandaki) sızılar kişinin anti eşleğinin yüreğinin sızlamalarımıdır?
SİZİN CP simetrisine göre +70 kg. (X, Y, Z) olan bedeninizin aynadaki TERS görüntüsü olan bir -70i kg. soyut (Xj, Yj, Zj) eksenlerden oluşmuş ve adına bilinç beden (Ruh da denebilir) BİRLİKTE vardır. İlkinde solda olan kalp ikincisinde sağdadır. Ancak MERKEZİ şeyler aynı yerdedir. Anadan doğduğumuzda kesilen göbek bağı ile öteki SUPTİL DUBLE denen holografik bedenin aynı yerdeki göbeğinden çıkan gümüşi renkli kordon AYNI YERDEDİR.. Aslında ana ile bağlı kordan ve ana rahmi ile Allah Rahmi (Berzah, Nefhi sur borusu) arasındaki kordon aynı boydadır. Oradaki REZERV ruh yaklaşık üç ayda (50 bin yılda) bebeğe üfürülür. Üçüncü 50 bin yılda (9 ayda) ise doğum gerçekleşir.
Her iki yüreği de sızlayan birine yapılabilecek sihirden (ya da cini çalınmışsa)...
Kİ ÇALINAMADIĞINI YAZDIM. FAKAT CİNDAR/CİNCİ denen ve ruhlarını bu cinlere satmış kimseler, Hüddam yoluyla yani ruhlarını Mephisto'ya satarak, cinler ile işbirliğine girerler ve cinler o kişiyi boş çuval haline gelene kadar , kullanır, sömürür, mecnun edip BIRAKIRLAR, terk ederler. Yani kimse kimsenin cinini çalmaz!
Kurtulabilmesi için bir öneriniz ya da yardımınız olabilir mi?
HİÇ BİR KİMSE, HİÇBİR KİMSE, HİÇBİR KİMSE! LA HAVLE VELA KUVVETE İLLAH BİLLAHİL AZİM! MAAŞALLAH! ALLAH'DAN BAŞKA HİÇBİR KİMSE! DAHİL HİÇBİR KUL/yaratık veya KİMSE (Bakara-102) BU KONUDA BİR GÜÇ DEĞİLDİR. ALLAH'TAN BAŞKA HİÇBİR GÜÇ YOKTUR.
Yeniden gözlerinizi kapayın ve dediklerimi okuyunuz. Bu dualar bile ARACIDIR, dualar ALLAH'ın bizzatihi kendisi demek değildir!
SADECE ALLAH'A KİLİTLENİN ve SADECE ONDAN İSTEYİN! Mucizeyi göreceksiniz! Mucizeler Allah katındandır. Türbeye mum, çaput adayarak olmaz mucize!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder